Reklam
Mesut AKDAĞ

Mesut AKDAĞ

Serbest Köşe
[email protected]

Yaradanla Kurbanlaşmak

26 Haziran 2023 - 22:26

Yaradanla Kurbanlaşmak
Kim istemez, kendisini sevenin sevdiğini açıkça belirtmesini? Sevenin kendisine olan sevgisinin hakkını, benliğiyle, fedakarlığıyla ve tam manasıyla yerine getirmesini? Sevenin sevgisinden dolayı kendisinden hiçbir karşılık beklemeden delicesine gönülden âşık olmasını? Sevenin bütün imkanlarını seferber ederek sevgisini kendisine doya doya yaşatmasını? Tabi böylesine bir aşkın sevginin karşısında kendisinin de gerçek bir sevgi ve aşkı bulmanın hissiyle aynı şekilde kendisini seveni iliklerine ve kalbinin en ince hassas derinliklerine varıncaya kadar sevmeyi? Birbirleri için besledikleri bu sevginin hiç bitmeyecek bir şekilde tam manasıyla sevgiyi samimiyet içerisinde sevgilerinin doruğuna çıkmasını? 
İnsan yaratılışında, fıtratında sevilmek ve sevmek vardır? Ancak, dikkat edilmesi gereken bir husus vardır: Önce sevilmek, sonra sevmek. Eğer, bir kimse sevildiğini ve o sevginin karşılıksız, fedakârlık içerisinde ve aşkın doruğunda olduğunu hissederse kişi fıtratı gereği o sevgi ve aşka kayıtsız kalamayarak aynı duygu ve hislerle kendisini seveni sevecektir. Aşk ve sevgi birbirine bağlı bir oranları vardır. Bu oran sevmenin değeri kadar büyür ve küçülür. 
Sevginin en büyük, en karşılıksız ve hiçbir zaman bitmeyecek olanı Allah'ın biz kullarını sevmesidir. Allah bizi sonsuz bir sevgi, şefkat ve muhabbetle sevmektedir. Malumunuz Allah'ın sevgisinin ve merhametinin en büyük tecellisi rahmettir. Kur'an'da Cenabı Allah Peygamberimize seni alemlere ancak rahmet olarak gönderdik (Enbiya 21/107). Buyurmakla bizi ne kadar çok sevdiğini açıksa belirtmektedir.
Şöyle bir etrafımıza baktığımızda Allah'ın bize sevgi ve rahmetinin bir eseri olarak sayısız lütuf ve nimetler ikram ettiğini görürüz (Nahl 16/18). Bu görünen maddi nimetlerdir. Gerçek lütuf ve ikram maneviyatımıza yapılan nimetlerdir. Bu manevi ve ruhani olan nimetin en yüksek mertebesi ise ibadetlerdir. Bizlerin de Allah'a karşı sevgimizi göstermemizin en büyük fırsatı ibadetlerimizdir. Evet, Allah'ın bizi sevmesinin karşılığını göstermemizin en büyük delili O’na karşı ibadet etmemizin fırsatını bizlere bahşetmesidir. İbadetler iki sevgilinin Allah ile kulun birleştiği andır. 
Bu sevginin en doruğa çıktığı ibadet hangisidir diye soracak olduğumda hemen namaz diyebilirsiniz. Ama namazın ötesinde iki ibadet var ki, bizim Allah'a, Allah'ın de bize olan sevgisinin doruğa çıktığı ibadetlerdir. Bunlar Hac ve Kurbandır. Evet yanlış anlamadınız. Hac ve Kurban Allah'a sevgimizin, teslimiyetimizin, itaatimizin, kul olma şuurunun en doruğa çıkmış halidir. Bu sebeple bu ibadetler senede bir defa ve aynı zamanda yapılmaktadır. 
Hac ibadetinde menasikler dediğimiz Haccın rükün ve şartları, ihram, tavaf, Arafat ve Müzdelife vakfeleri, şeytan taşlama ve diğer tüm ibadetler Allah'a yakınlaştığımız, maneviyatımızın zirvelere çıktığı ibadetlerdir. 
Hacda getirdiğimiz tekbir ve telbiyeler Allah'a kendimizi arz etmemiz, Allah'ın sevgisine karşılık bulmanın derinliği ve kulluğun teşekkül etmiş olma manası vardır. İhramda tüm dünyalık her şeyimizi atıp bir kefene sarılarak yarı bir ölü vaziyette yani arzularımızdan, mallarımızdan sıyrılarak Allah’ın huzuruna kavuşmanın hazzını yaşarız. Aynı zamanda tam bir ruh ve maneviyatla Allah’a sevgiyle aşkla bağlılığımızı göstermiş oluruz. Tavaf ederken Allah'ın aşkına, Allah'ın emrine pervane olup döneriz. Bizleri dünyaya bağlayan tüm unsurlardan, duygulardan sıyrılarak dünyanın her bir yerinden gelen hacılarla bir oluruz, gönülden Allah'a sığınarak o birlikler ve bütünlükler içerisinde Allah ile bir olmanın hazzını yaşarız. Vakfede kendi içimizle hesaplaşarak Allah ile bir olma ve sevgisinin kalbimizde hissetmenin doruğuna çıkarız. Kısaca Hac, sevgimizle sevginin aşkımızla aşkın, Yaratanımızla aşk ve muhabbetle bizi kavuşturan ve bu kavuşmayı bütün ruhumuzda hissettiren bir ibadettir.
Kurban ibadeti, bizim Allah'a yakınlaştığımız, Allah ile gönlümüzde bütünleştiğimiz ve Yüce Yaradanla  kurbanlaştığımız bir ibadettir. Bu sebeple bu ibadete kurban demekle ne kadar yerinde bir isim verilmiş olduğunu anlamış oluruz. Kurbanın manası yakınlaşmak, sadece maddi olarak değil manevi anlamda da bir olmak, bütün olmak demektir.
İşte, Kurban, Allah'a tam yakınlaşma, Allah ile sevgimizi en doruğa çıkartıp karşılıksız bir sevgi hullesi meydana getirerek hamd ve şükür yani huzur ve güven içinde bir kurbiyet oluşturmaktadır. Kurbiyet, yakınlaşmanın zirvesi maddi ve manevi beden ve ruhla meydana gelmesi halidir. Bu yakınlaşma ancak kurban ibadetiyle gerçekleşmektedir. Peki nasıl kurbanla böylesine derinden Allah'a yakınlaşıyoruz? 
Her şeyden önce kurban, bir hayvanı kesmekten öte, maddiyattan öte, et elde etmekten öte bir tefekkürün zirveye çıktığı ibadettir. Kurbanı keserken şu tefekkür içinde oluruz: 
“Bir hayvanı keserek boğazlayarak canına son veriyoum. Tabi ki Allah’ın emriyle. Keserken tefekkür ile Allah’ım şu an senin emrine itaat ederek kurbanımı kesiyorum. Bu hayvanın Azrail’i oluyorum. Fakat onu kurban etmekle ona bir kurban hayvanı olma payesini kazandırıyorum. İşte bir gün Azrail de canımı senin emrinle alacak. Azrail gelmeden ben de kendi nefsimi sana kurban ediyorum. Kötülüklere, günahlara ve beni İslam’dan uzaklaştıracak her şeye kalbimi kapatıyorum. İbadetlere güzelliklere de kalbimi açıyorum.” 
Kurban bu düşünceleri bize kazandırarak tefekkürümüzü şahikalara yükseltiyor. Görüldüğü gibi bu tefekkür, Allah’a karşı sevgimizi arttırarak itaatimizi, şükrümüzü, teslimiyetimizi, ihlasımızı doruklara çıkartıyor. 
Öyleyse! Gelin bu Kurbanda Kurbanımızı keserken bu tefekkürle ibadet şuuruyla keselim. ‘‘Onların etleri ve kanları asla Allah’a ulaşmaz. Fakat O’na sizin takvanız (Allah’a karşı gelmekten sakınmanız) ulaşır. Böylece onları sizin hizmetinize verdi ki, size doğru yolu gösterdiğinden dolayı Allah’ı büyük tanıyasınız. İyilik edenleri müjdele.’’ (Hac 22/37) ayetini mesajını idrak edelim. Böylece bizi seven bizim de sevdiğimiz Allah'a sevgimizi aramızda perçinleyelim. Sonuç olarak Allah'a kurban ettiğimiz kurbanımızla Allah ile kurbanlaşalım. 
Kurban Bayramınız mübarek olsun
                                                                                                                             
Mesut AKDAĞ

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum