Berat Gecesi tüm yurtta dualarla idrak edildi

Berat Gecesi münasebetiyle camilerde düzenlenen programlarda, Kur’an-ı Kerim okundu, salavatlar getirildi ve İslam dünyası için dualar edildi.

Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, Trabzon’da Mehmet Akif Ersoy Camii’nde ‘Berat Gecesi Özel Programı’na katıldı.

Programda konuşan Diyanet İşleri Başkanı Erbaş, Müslümanların, bu mübarek gecede yaptıkları dualar, ibadetler hürmetine berate ulaşanlardan olması için niyazda bulunarak, “Bu gece Rabbimizin engin rahmet ve mağfiret kapılarının ardına kadar açıldığı özel zamanlardan birisi olan Berat Gecesi'dir. Bizleri bir kez daha bu geceye eriştiren Cenab-ı Hakk’a sonsuz hamd-ü senalar olsun.” dedi.

Böyle gecelerin bağışlanmak için birer vesile olduğunu söyleyen Başkan Erbaş, “Cenab-ı Hak iman, ibadet ve düşünce hayatımız bakımından geçmişimizi muhasebe etmemiz, kendimizi yenilememiz, geleceğimizi planlamamız ve umutlarımızı tazelememiz için büyük bir fırsat olan bu geceyi hepimiz için hayırlı eylesin inşallah.” diye konuştu.

İbadetlerin birer kurtuluş vesilesi olduğuna işaret eden Başkan Erbaş, “Biz müminler için elbette bütün zamanlar kıymetlidir. Bu sebeple ömür sermayemizin her anını Yüce Rabbimizin rızasını kazanma gayesiyle ve kulluk şuuruyla değerlendirilmesi gerekir.” ifadelerini kullandı.

Tövbenin, ibadetlerin, hayır hasenat yapmanın, hamd etmenin önemini anlatan Başkan Erbaş, “Hamd etmek için ne kadar sebep var, o kadar çok nimet var ki. Cenab-ı Hakk’ın bizlere nasip etmiş olduğu yavrularımıza, çocuklarımıza, ne büyük nimet. Aldığımız şu nefese bakar mısın? Nimetlere bakar mısınız, her taraf nimetlerle dolu.” şeklinde konuştu.

İbadetlerin, Allah’a şükretmek için yapıldığını aktaran Başkan Erbaş, şunları söyledi:

“Peygamber Efendimiz çok ibadet ediyor. Beş vakit namazın haricinde geceleri kalkıyor, teheccüd namazı kılıyor. Tebliğ vazifesi var, İslam'ı tebliğ ediyor. İnanan var, inanmayan var. Kabul eden var, etmeyen var. Taşlatıyorlar Peygamber Efendimizi. Müşrikler, zalimler, zulmediyorlar. Buna rağmen ibadetlerinde o kadar titiz ki Peygamber Efendimiz. Bir şeye seviniyor, kalkıyor abdest alıyor, namaza duruyor. Bir şeye öfkeleniyor, kızıyor, güceniyor, üzülüyor, kalkıyor abdest alıyor, namaza duruyor. Namazı bir sığınak olarak görüyor ve ümmetinin de böyle olmasını istiyor. Hazreti Aişe diyor ki, ‘Ya Resulallah, çok ibadet yapıyorsun ve yoruluyorsun.’ Peygamber Efendimiz, ‘Ya Aişe ben Allah’a şükreden bir kul olmayayım mı?’ diyor. Bu cevabı kulaklarımıza küpe yapalım aziz kardeşlerim. Gençlerimize, çocuklarımıza namazın, ibadetlerin hikmetini bu hadis-i şerifle, Peygamber Efendimizin bu cevabı ile anlatalım.”

Kur’an-ı Kerim’de iyiliği emretmek ve kötülüklerden men etmek konusuna çokça vurgu yapıldığını kaydeden Başkan Erbaş, şöyle konuştu:

“Lokman aleyhisselam ne diyor yavrusuna, oğluna, çocuğuna? ‘Yavrucuğum’, ‘kuzum’, artık siz o güzel lisanınızla çocuklarınıza, torunlarınıza Lokman aleyhisselam gibi hitap edebilirsiniz. ‘Yavrucuğum, namazı kıl, iyiliği emret, kötülükten uzak dur, kötülüğü men et, başına gelen musibetlere karşı sabret. Bunlar azmedilmesi gereken işlerdir’ diyor. ‘İnsanlara karşı yüz çevirme, yüzünü buruşturma. Yeryüzünde böbürlenerek, kibirlenerek yürüme. Şüphesiz Allah gururlananları, kibirlenenleri sevmez.’ Gururdan kibirden uzak olmamız lazım. Mütevazı olmamız lazım. Lokman aleyhisselam nasıl çocuğuna, yavrusuna bunları öğretiyorsa, bizim de çocuklarımıza böyle muamele ederek güzel bir lisanla onlara bu konuları öğretmemiz lazım.”

Helal, haram hududunu iyi korumak gerektiği konusunda uyarılarda bulunan Başkan Erbaş, “Helal bellidir, haram bellidir. İkisinin arasında şüpheli şeyler vardır. İşte o şüpheli şeylerden de uzak durmak gerekir. Müminlerin yapacağı, uyacağı en önemli vazifelerden birisi budur. Allah'ın koyduğu sınırlar var. Nedir o sınırlar? Yalan söylemek haram, münafıklık alameti. Sözünde durmamak, emanete ihanet etmek, münafıklık alameti. Fuhşiyat, içki içmek, kumar oynamak, zina etmek, bunlar büyük günahlar. Allah'ın hududu dediği ayet-i kerimede işte bunlar. O hududu, o sınırı geçmeyeceğiz. Hep helal alanda yaşayacağız, haram alandan uzak duracağız.” dedi.

“Bu mübarek gecede Cenab-ı Hak hepimizi tövbe edenlerden eylesin.” diyen Başkan Erbaş, şunları kaydetti:

“Cenab-ı Hak hepimizi ibadetlerini ihmal etmeyenlerden eylesin. Emr-i bi'l-maruf nehy-i ani'l-münkere uyanlardan eylesin. Bu mübarek gecede yapılması gereken en güzel işlerden birisi de dua etmektir. Hep birlikte mazlumlar için dua edelim. Filistin'de, Gazze'de katil İsrail'in, işgalci İsrail'in bombaları altında şehit olan kardeşlerimiz var, onlar için dua edelim. Yaralanan kardeşlerimiz var, onlar için şifa dileyelim. Zalimlere karşı yurdunu, yuvasını, evini, barkını korumak için mücadele eden mücahitler var, onların zaferi için amin diyelim.”

Başkan Erbaş konuşmasının ardından dua etti.

Başkan Erbaş, duasında şu niyazda bulundu:

“İlahi Ya Rabbi, Hazreti İbrahim peygamberimiz, ümmeti, zürriyeti için, ‘Ya Rabbi, beni ve zürriyetimi namazını devamlı kılanlardan eyle’ diye dua etti. Biz de dua ediyoruz. Bizi ve neslimizi, zürriyetimizi, namazını devamlı kılanlardan, ibadetlerini devamlı yapanlardan eyle ya Rabbi! ‘Sen affedicisin, affetmeyi seversin, bizleri affeyle ya Rabbi!’

Filistin'de, Gazze'de yurtlarını, yuvalarını, evlerini, barklarını korumak için mücadele eden kardeşlerimize zaferler nasip eyle, düşmanlarını kahru perişan eyle ya Rabbi! İlahi Ya Rabbi, peygamberler diyarı Kudüs'ü tekrar barışın yurdu yapmayı bizlere nasip eyle. Mescid-i Aksa garip. Zalimler şu anda Mescid-i Aksa'ya Müslümanları sokmuyor. Mescid-i Aksa'yı özgürlüğüne kavuşturmayı bizlere nasip eyle ya Rabbi! Özgürce gidip orada namaz kılmayı hepimize nasip eyle ya Rabbi! Doğu Türkistan'daki zulme uğrayan kardeşlerimize yardım eyle ya Rabbi! Onların da düşmanlarını kahru perişan eyle ya Rabbi! Arakan'da, Keşmir'de, Irak'ta, Suriye'de, Libya'da, nerede zulme uğrayan Müslüman kardeşimiz varsa hepsine yardım eyle, yardımını esirgeme ya Rabbi!

Devletimizi, milletimizi, ezanımızı, bayrağımızı ilelebet payidar eyle ya Rabbi! Peygamber ocağı, her birinin adı Muhammed olan Mehmetçiklerimizi, güvenlik güçlerimizi, askerimizi, polisimizi karada, havada, denizde, düşmanlarıyla mücadelede, her yerde ve her zaman mansur ve muzaffer eyle ya Rabbi! Düşmanlarımıza karşı millet olarak birlik, beraberlik içerisinde hareket etmeyi bizlere nasip eyle ya Rabbi! Fitneden, fesattan, hasetten, tefrikadan milletimizi uzak eyle ya Rabbi! Dahili ve harici hainlere fırsat verme ya Rabbi! Dahili ve harici hainlerin devletimiz, milletimiz, ordumuz, yurdumuz için kurmuş oldukları her türlü hile ve desiseleri, tuzakları kendi başlarına makus eyle ya Rabbi! ‘Amin’ diyen şuradaki mümin kullarını cennetinle, Cemalinle şerefyab eyle ya Rabbi!”