"6. Uluslararası İyilik Ödülleri" sahiplerini buldu

Diyanet İşleri Başkanlığı ve Türkiye Diyanet Vakfı’nın (TDV) düzenlediği, “6. Uluslararası İyilik Ödülleri”, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş’ın katılımıyla gerçekleştirilen törende sahiplerini buldu.

Cumhurbaşkanlığı Külliyesi Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilen törende, Türkiye'den ve yurt dışından yaşanmış iyilik hikayeleri içerisinden belirlenen beş kişiye iyilik ödülü, Vefa Sosyal Destek Grupları ile Diyarbakır Annelerine ise vefa ödülü verildi.

Törende konuşan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, iyiliği yaymayı, iyiye ve iyiliğe olan farkındalığı artırmayı hedefleyen "Uluslararası İyilik Ödülleri"nin Türkiye'de önemli bir ihtiyacı giderdiğini belirterek "'Dünyayı iyilik değiştirecek' şiarıyla çıktığımız iyilik seferberliği hamdolsun yoluna güçlenerek, daha da serpilerek devam ediyor." dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "İki yıllık bir aranın ardından küresel iyilik neferleri olarak gördüğüm siz kardeşlerimle tekrar buluşmanın, tekrar hasret gidermenin bahtiyarlığını yaşıyorum. İyilik Ödülleri Töreni münasebetiyle bu güzel atmosferde kalplerimizi bir araya getiren Türkiye Diyanet Vakfına ve Diyanet teşkilatımızın saygıdeğer yöneticilerine şahsım, milletim adına teşekkür ediyorum." diye konuştu.

Türkiye Diyanet Vakfının yarım asra yakındır yürüttüğü başarılı çalışmalarla Türkiye'de ve mazlum coğrafyalarda umudu, kardeşliği ve sevgiyi büyütmeyi sürdürdüğünü belirten Erdoğan, "Dünyayı iyilikle kuşatıp, 7 kıtaya bahar iklimini yaşatma arzusuyla yola çıkan vakfımız, Türkiye'nin ve Türk milletinin iyilik sancağını, yeryüzünün dört bir yanında iftiharla dalgalandırıyor. Hem Türkiye'deki müesseseleri hem de toplam 12 kardeş ülkedeki 27 eğitim kurumuyla geleceğimizin teminatı olan gençlerimizin yetişmesine katkı sağlayan vakfımızı tebrik ediyorum." ifadelerini kullandı.

"İyilikler geleceğe dair ümitlerimizi de yeşertiyor"

"Halka hizmet Hakk'a hizmettir" düsturuyla hareket eden Türkiye Diyanet Vakfının, en prestijli faaliyetlerinden birisinin de Uluslararası İyilik Ödülleri olduğunu söyleyen Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"İyiliği yaymayı, iyiye ve iyiliğe olan farkındalığı artırmayı hedefleyen bu özel ödüllerin ülkemizde önemli bir ihtiyacı giderdiğini düşünüyorum. 'Dünyayı iyilik değiştirecek.' şiarıyla çıktığımız iyilik seferberliği hamdolsun yoluna güçlenerek, daha da serpilerek devam ediyor. Bu ödüller vesilesiyle yeryüzünün dört bir yanındaki iyi yürekler ve müşfik gönüller arasında her gün yeni köprüler kuruluyor. Mutmain bir kalp, gülen bir yüz, müteşekkir bir göz şöyle kalpten kopup gelen bir 'Allah razı olsun.' haricinde hiçbir karşılık beklemeden yapılan iyilikler geleceğe dair ümitlerimizi de yeşertiyor."

Cumhurbaşkanı Erdoğan, İyilik Ödülleri'ne yönelik teveccühün yurt içinde ve yurt dışında artmasını memnuniyetle karşıladıklarını dile getirerek program kapsamında hem Türkiye'den hem de dünyanın farklı köşelerinden iyilik hikayelerini birlikte izlediklerini belirtti.

Her biri ayrı takdiri hak eden bu örneklerin yaşanmış 500 hikaye arasından seçildiğini ifade eden Erdoğan, "Biraz sonra ödüllerini bizzat kendilerine takdim edeceğimiz Siraj Wahhaj kardeşimizi, Gamze Özçelik hanımefendiyi, minberci Ali Önder hocamızı, Ahmet Aydemir kardeşimizi emekleri, gayretleri, fedakarlıkları ve samimiyetleri için tebrik ediyorum. Rabb'im sizlerin yokluğunu ve eksikliğini bizlere hissettirmesin diyorum. Aynı şekilde kendisi aramızda bulunamasa da gönlünün bizimle olduğunu bildiğimiz Yusuf İslam'ı tebrik ediyoruz." diye konuştu.

Türkçenin anıt şahsiyetlerinden Yusuf Has Hacib'in Kutadgu Bilig'de "Kötülere haşmet, iyilere ise daima hürmet lazımdır." dediğini aktaran Erdoğan, bin yıl önce dillendirilen hikmet dolu bu sözlerin ne kadar doğru ve isabetli olduğunu bugün net bir şekilde anladıklarını vurguladı.

“Vefa Sosyal Destek Grubundaki tüm kardeşlerime teşekkür ediyorum”

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Vefa Sosyal Destek Gruplarının milletin dayanışma ve diğerkamlığının sembolü olarak çok kritik rol oynadıklarını belirtti.

Erdoğan, polisten askere, sağlıkçılardan din görevlilerine, eğitimcilerden sosyal hizmetler personeline, AFAD görevlilerinden bütün resmi ve sivil toplum kuruluşlarına kadar yüz binlerce insanın Vefa Sosyal Destek Gruplarında iki yıl boyunca gece gündüz demeden canla başla çalıştıklarını; ailelerinden, boş vakitlerinden, hatta kendi sağlıklarından fedakarlıkta bulunarak toplumun en kırılgan kesimlerine yardım ettiklerini belirtti.

"İnsanı yaşat ki devlet yaşasın." buyuran büyüklerin izinden giderek devletin "kerim" vasfının tüm dünyaya bir kez daha gösterildiğini dile getiren Erdoğan, "Biz de şükran borcumuzun bir nişanesi olarak bu seneki Vefa Ödüllerinin ilkini kendilerine takdim ediyoruz. Salgın boyunca, insanı insan yapan hasletleri diri tutan Vefa Sosyal Destek Grubundaki tüm kardeşlerime ülkem ve milletim adına teşekkür ediyorum. Rabb'im bizleri bir daha böyle sağlık musibetiyle yüz yüze bırakmasın diye dua ediyorum." ifadesini kullandı.

"İyilere hürmet ve vefa nasıl önemliyse, kötülere ve zalimlere karşı haşmetli olmak da o derece hayati öneme sahiptir." diyen Erdoğan, Türk milletinin 40 yıla yakın bir süredir bölücü terörle mücadele eden, terörizmin acısını çok iyi bilen bir millet olduğunu belirtti.

"Diyarbakır Anneleri siyasetçi görünümlü insan kaçakçılarının maskelerini de indirdi"

Diyarbakır annelerinin, 925 gün önce terör örgütüne karşı açtıkları isyan bayrağıyla bu ikiyüzlülüğe "edi bese" dediklerini belirten Erdoğan, "Bir avuç cesur ana, on yıllardır benim Kürt kardeşlerimin sırtına kene gibi yapışan, kanını sülük gibi emen zalimlere artık yeter diyerek ihtar verdiler. Başlattıkları evlat nöbetiyle, Diyarbakır anneleri sadece korku duvarlarını parçalamakla kalmadılar, aynı zamanda siyasetçi görünümlü insan kaçakçılarının maskelerini de aşağı indirdiler." diye konuştu.

Diyarbakır annelerinin "Evlatlarımızı geri istiyoruz." haykırışının, teröre ve bölücü örgütün uzantılarına vurulmuş en ağır darbelerden biri olduğunun altını çizen Erdoğan, "Terör örgütünün kirli, karanlık, korkak yüzü bir avuç kadının direnişiyle tarihte ilk defa bu derece ayan beyan ortaya çıkmıştır." dedi.

"Vefa Ödülünü, Diyarbakır annelerine veriyoruz"

Yasin Börü'nün katillerini aklamak için seferber olanların, ciğerpareleri zorla dağa kaçırılan anneler için kıllarını dahi kıpırdatmadıklarını söyleyen Erdoğan, şunları kaydetti:

"Diyarbakır anneleri, dünya hak mücadelesi tarihine altın harflerle yazılan, onurlu duruşlarıyla işte tüm bu riyakarlıkları da ortaya koydular. Bu seneki ikinci Vefa Ödülü'nü, başlattıkları nöbetle evlatlarını terörün pençesinden kurtarmaya çalışan yiğit Diyarbakır annelerine veriyoruz. Cesaretleriyle, fedakarlıklarıyla, karşılıksız sevgileriyle yolumuzu aydınlatan Diyarbakır annelerini bir kez daha saygıyla selamlıyorum. Anaların sabrı, dirayeti ve duasıyla inşallah bu ülkeyi terör belasından muhakkak kurtaracağız."

Diyanet İşleri Başkanı Erbaş, “Bu buluşmamız, bir iyilik buluşmasıdır”

Diyanet İşleri Başkanı Erbaş, törende yaptığı konuşmada, dünyanın büyük krizlerin içinden geçtiğini, savaşlar, yıkımlar, göç ve yoksulluğun her yıl daha da arttığını ve hayatı kuşattığını ifade ederek “Böyle bir ortamda iyilere teveccüh göstermek ve iyiliği dünya ölçeğinde yaymak amacıyla 2015 yılından beri “Dünyayı İyilik Değiştirecek” ilkesiyle düzenlediğimiz “Uluslararası İyilik Ödülleri”nin daha önemli ve anlamlı hale geldiğini düşünüyorum.” dedi.

Kur’an-ı Kerim’de insanın mükerrem bir varlık olarak yaratıldığının buyurulduğunu hatırlatan Başkan Erbaş, “Mükerrem olmak, varlıklarla ilişkide kerem sahibi olmaktır. Muhtaçlarla, mazlumlarla, mahzun gönüllerle beraber olmaktır. Ve mükerrem olmak, iyi insan olmak, iyilik yolunda yürümektir. Dünya hayatının aldatıcılığı hususunda bizleri uyaran Cenab-ı Hak, iyilik ve takvada yardımlaşmamızı emretmektedir.” diye konuştu.

“Bu buluşmamız, şefkat üzerine bina edilmiş bir iyilik buluşmasıdır”

Başkan Erbaş, Kur’an-ı Kerim’de, “Kim zerre miktarı hayır yapmışsa karşılığını görür.” buyurulduğuna dikkat çekerek, şöyle devam etti:

“Bu inançla gerçekleştirdiğimiz bu buluşmamız, insanoğlunun en değerli yanı olan merhamet üzerine kurulmuş bir iyilik buluşmasıdır. Bu buluşmamız, hayatı yaşanmaz kılan her türlü savaş ve şiddet sarmalına, nefret girdabına karşı en büyük değerlerimizden olan şefkat üzerine bina edilmiş bir iyilik buluşmasıdır. Bu buluşmamız, yaşanabilir bir dünyayı mümkün kılabilecek, huzur ve sekinetin kaynağı olan ihlas ve samimiyet üzerine temellendirilmiş bir iyilik buluşmasıdır. Bu buluşmamız, çağın maddi ve manevi krizlerine duçar olan insanın elinden tutacak, ona yol gösterecek ihsan üzerine inşa edilmiş bir iyilik buluşmasıdır. Bu buluşmamız, “Allah’ın iyilik yapanları sevdiği gerçeğini tüm dünyaya yeniden ilan etme buluşmamızdır.” 

“Vakfımız, kimsesizlerin ve çaresizlerin umudu ve sevinci olmaya çalışmaktadır”

Türkiye Diyanet Vakfı’nın 47 yıl önce, İslam’ın iyilik mefkûresini, umudu, kardeşliği, sevgiyi ve medeniyetimizin ihsan anlayışını geleceğe taşıma ideali doğrultusunda kurulduğuna işaret eden Başkan Erbaş, “Türkiye Diyanet Vakfımız, dünyada ihtiyaç duyulan her yere, herhangi bir ayırım gözetmeksizin yardım elini uzatmaktadır. Eğitimden, sosyal yardımlara, camilerin inşasından, gönüllerin ihyasına kadar birçok alanda iyilik çalışmaları yapmaktadır. Müslüman azınlıkların, savaşlara, işgallere, afetlere maruz kalanların, yoksulların, kimsesizlerin ve çaresizlerin umudu ve sevinci olmaya çalışmaktadır.” ifadelerini kullandı.

“Türkiye Diyanet Vakfımız, gittiği yerlere milletimizin cömertliğini götürmektedir”

Başkan Erbaş, TDV’nin Türkiye’de 1003 şube ve yurtdışında 149 ülkede hizmet verdiğini dile getirerek, “12 ülkede 27 eğitim kurumunda geleceği imar edecek nesiller yetiştirmektedir. Milli Eğitim Bakanlığımız ile iş birliği içerisinde 111 ülkeden gelen on binin üzerinde öğrenciye ülkemizde ev sahipliği yapmakta iaşe ve ibatelerini Türkiye Diyanet Vakfımız karşılamaktadır. Bu şekilde yurtiçi ve yurtdışı eğitim burslarıyla on binlerce öğrencimize Türkiye Diyanet Vakfımız destek olmaktadır.” şeklinde konuştu.

TDV’nin bundan sonrada Türkiye’de, İslam coğrafyasının her köşesinde ve dünyanın her bir yerindeki mazlum ve muhtaçlara, inançla, azimle hizmet etmeye devam edeceğini vurgulayan Başkan Erbaş, “Türkiye Diyanet Vakfımız, gittiği yerlere sadece bir ramazan paketi, sadece bir kurban hissesi değil, milletimizin cömertliğini götürmektedir. Devletimizin büyüklüğünü, gücünü göstermektedir. Bayrağımızın yüceliğini götürmektedir.” ifadelerini kullandı.

Ödül sahipleri

“Uluslararası İyilik Ödülleri”ni salgın nedeniyle iki yıl aradan sonra gerçekleştirdiklerini dile getiren Başkan Erbaş, ödül sahiplerini açıklayarak şunları söyledi:

“Kariyerinin zirvesindeyken İslamiyet’i seçen, duruşu ve insânî çalışmalarıyla dünya çapında örnek bir isim hâline gelen Yusuf İslam Beyefendi’ye, Çarpıcı hayat hikayesi ve arayış mücadelesiyle hakikat yolcularına örnek olan ve özellikle nesillerimizi uyuşturucu gibi zararlı alışkanlıklardan korumak için destanlar yazan muhterem Sırac Wehhac kardeşimize, Kalbini mazlum ve muhtaçların kalbiyle birleştirip, insanlığa umut ışığı olan sevgili kardeşimiz, Gamze Özçelik Hanımefendiye, Yüreğini camilere raptederek sanatını minberlere nakşeden örnek esnaf ve asaletin ustası Ali Önder Amcamıza, Camilerimizi çocuklar ve çiçeklerle şenlendiren Nevşehir Çiçekli Camii İmam-hatip Ahmet Aydemir hocamıza inşallah ödüllerini takdim edeceğiz.”

Vefa ödülü

Başkan Erbaş bu yıl iki alanda vefa ödülü verdiklerini belirterek, “Polisimizden askerimize, sağlık çalışanlarımızdan din görevlilerimize, eğitimcilerimizden sosyal hizmetler personeline, AFAD görevlilerinden bütün resmi ve sivil toplum kuruluşlarımıza kadar nice fedakâr yüreğin oluşturduğu Vefa Sosyal Destek Gruplarına bu yıl Türkiye Diyanet Vakfı “Vefa Ödülü”nü takdim edeceğiz. Ve ayrıca evlatlarını terör belasından ve hain örgütlerin elinden kurtarmak için verdikleri kararlı ve destansı mücadeleyle adını tarihe yazdıran Diyarbakır Anneleri adına temsilen aramızda bulunan Hanımefendi kardeşlerimize, vefa ödülünü takdim edeceğiz.”

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a iyilik hareketlerini himaye etmesi ve tüm hizmetlere vermiş olduğu destekler için teşekkür ederek, “Başta aziz milletimiz olmak üzere yeryüzünün her yerinde iyilik yolunda çaba gösteren herkese, bütün kurumlara, sivil toplum kuruluşlarına teşekkür ediyorum.” şeklinde konuştu.

Konuşmaların ardından ödül sahipleri Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın elinden iyilik ödüllerini aldı.

Törene, TBMM Başkanı Mustafa Şentop, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Ankara Valisi Vasip Şahin, TDV Mütevelli Heyeti 2. Başkanı İhsan Açık, Diyanet İşleri Başkanlığı üst düzey yöneticileri, 81 il müftüsü ve çok sayıda davetli katıldı.